4 Mayıs 2010 Salı

Friistayl

“Bir kez olsun, biri de bana yazsın.” diye serzenirken, aslında aylar önce, "sanki" benim için yazılmış bir şey olduğunu görmemle beraber, “Yok ya, kuruyorum kafamda.” şeklinde zihnimde salınan düşüncelerim “Olabilir mi ki acaba?” ya dönüştü.

İnsan her bahar aşık olur mu, bilemiyorum. Her bahar aşık olacak birini bulur mu? Aşkın zamanı yok da, baharın var. O da göreceli ama. Benim için bahar yeni başladı mesela.

Olagelen tüm zamanlar boyunca eğlenceli bir insandım. Bundan sonra da hep öyle olacağım eminim. Bir şeyler var ama, insanın daha iyi hissetmesini sağlayan. Ufak tefek, veya büyük, çok büyük, çok mühim, çok şaşırtıcı vs.

Bazı bağlar var mesela. Eskiden “Hadi len.” derdim, yalan değil. Artık inanıyorum. Hatta çok eskiden şunu da demiştim bir zaman. “Birisi var, aslında sana çok uygun, çok sen gibi, çok komik, çok zeki, çok konuşulası, çok çok.. işte aradığın ne varsa onda var. Ama o bunu bilmiyor bile. Hatta mesela belki yanından geçen şu adam o. Belki caddeden karşıya geçerken çarptığın bir başka insan. Belki sinemada üç sıra arkana oturan biri. Belki dersten daha erken çıksan, kampüste rastlayacağın bir başkası. Ya da kim bilir bir başka şehirde belki. Haberi bile yok. Olmayacak. Çok süpersonik olacak bir ilişki asla başlamayacak.” Evet dedim bunu. Bu kadar uzun ve akıcı bir konuşma yapamam, tamam. Ama düşündüm en azından, farklı zamanlarda da olsa geçti aklımdan. Artık inandığım ise şu, yani “bazı bağlar”dan kastım, ne kadar uzak olursan ol, ne kadar imkansız olursa olsun, bir şekilde çıkıyor karşına işte. Çıkabiliyor. Beklemediğin bir anda.

Bunun üzerine daha düzgün bir zamanda, daha özenerek yazacağım. O zaman daha net olacak her şey. Yani umarım.

Şimdi dayanamayıp yazmış olmam, içimden taşan saçmalıklarımın küçük bir kısmını paylaşma isteğinden mütevellitti.

Orada yaptığım da friistayldı evet. Oo yee men. Puanım dohuz.

0 Maruzatım olacak:

Template by:
Free Blog Templates