Herkes gibi ben de bir yeni yıl blogu yazayım dedim, sonra üşendim. Yeni yıla nasıl girersen öyle geçermiş ya ben yine üşengeç hallerimle boy göstereceğim herhalde. Neyse, ben yeni yıla sevgilimle girdim. Ertesi gün ise onu yolcu ettim. Şimdi yeni yılım onunla mı geçecek? Yoksa o hep mi gidecek, bilmiyorum.
Sonra, yeni yıla bilgisayarsız girdim. Bilgisayarsız geçen onca zamanın sonunda anladım ki ben bağımlıyım. Sigara tiryakilerine acıyordum hep ama düşününce kendime de acıdım. Akabinde dün, bilgisayarım geldi, acımayı unuttum. Gerçi geldi de nasıl geldi diye bir sorun, verdiğim halinden daha bozuktu kendisi. Tekrar tekrar sorunlarından bahsedip canınızı sıkmayayım ama eşyalara verdiğim önemi, onları bağrıma nası bastığımı daha önceleri anlatmıştım. Ki bu bilgisayarım da en sevdiğim ikinci eşyamdı. Onun bu hale gelmiş olması beni çok üzüyor. Neyse bugün biraz düzeldi, ekranda yalnızca karanlıkta yıldız gibi görünen parıltılar kaldı...
Bunun üstüne ben o teknik servisi arayıp bir güzel sövdüm. Ben. Nadiren sinirlenen ben, ağzıma ne geldiyse söyledim. Kadınların ağzına, çok sinirlendikleri zaman, küfür yakışıyor bence. Deneyin.
Öte yandan güzel şeyler de olmuyor değil. Gideceğim demiştim ya, bayaa bayaa gidiyorum. Az kaldı hem de...
0 Maruzatım olacak:
Yorum Gönder